16 Temmuz 2016 Cumartesi

Mahşerin Yedek Atlısı

Yedeklere Selam
İmkansızlıklar arasında nasıl bir bağlantı varsa, öyle bağlandım gecelere. Can çıkar huy çıkmaz derler, öyleymiş gerçekten. Vakitlerden vakit beğenip de öyle ölmek gerek ama mecalimiz yok işte. Şimdi yalnızca sabrediyoruz, neye olduğunu bile bilmeden. Şimdi yeni bir gün başlarken, deri koltuğun üzerinde sekip yakalayamadığım uykunun hayali koynundan ayrılıyorum. Perdeleri açmaya korktuğum kadar üzülmekten korksaydım daha mı mutlu olurdum acaba diye düşünmeden edemem. 

 Midemde dans eden sıvıların kokteyl olmasını beklerken geldiğim bu yaşta, artık günden hiçbir beklentimin olmadığı gerçeğini değiştirmek için sanırım çok geç. Saplanıp kalınca böyle oluyor işte. Yaşadığın geçmişine asla yetişemiyorsun. Kendi kendini kandırmak nedir iyi bilirim ama bir şekilde anlatamam. Aralanan pencerelerin her birinde bir başka gökyüzü var artık benim için. Hiçbiri benim dünyama ait olmayan tonla mavi bulut, yeşil çimenler var benim için. Mi ? Bilinmez. Sanırım bu gün yalnızca radikal yaşamımı yeniden gözden geçirmek için uğrayacağım bir kaç tren istasyonu belirleyeceğim. Gidişime uygun bir merasim bakarım belki pazardan. Zararlı zararsız diye ayırmadan tüm canlıları kucaklamak istesem, zürafaya boyumun yetmeyeceği düşüncesi ile boğuşurken hepsini kaçırırım büyük ihtimal. Olsun, olmasın fark etmez artık. Bir yerlerde oturup beklemek insanların işiymiş. Çok zor meziyet mirim, çok zor.


 Canları teker teker yok eder birbiri ardına sıralanmış köhne yalanlar. Bir daha dönmeyecek her şeyi ilk görüşte tanıyamazsın. Acısını çıkaracağı zaman geldiğinde her şey için çok geç olacağını anlaman için çok geç olması gerekir. İşte o dönem gelir çatar ve senin yapacağın hiçbir şey yoktur. Ruhunda hissettiğin her bir duyguyu teker teker, ağır ağır silmeye başlar ama senin elinden hiçbir şey gelmez. Gökyüzü silinene kadar durmaz o his. En sonunda benliğine kadar işler. Artık her şey tamamdır. Bilmediğin bir his peydah olur. Hiç bilmediğin bir evrene gözlerini açarsın ertesi sabah. Yeni bir eve taşınmış da, kabuslar için henüz erken fakat hatıralara dönmek için çok geç olduğu bir zaman uyanmışsın gibi. 


 Bir güneş daha yükseldi doğudan tüm her şeyi yeniden açıklığa kavuşturmak için. Canlı cansız ayırt etmeden şehvetle dağıtan tek varlık. Bir daha hiç doğmasa donacağımız, her doğduğunda daha da yandığımız kutsal varlık. Düş gökyüzünün ötesinden üzerimize. Aydınlat ki her yeri kaybettiğimiz yönün bize neler kazandırdığını görebilelim.


 Bak. Gör. Bil. Sev. Öl.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder